beginning

  1. Noun bidayet (outdated)
  2. Noun başlangıç, baş, iptida.
    in the beginning: başlangıçta.
    from the beginning: başından beri,
    başlangıçtan (itibaren).
    from beginning to end: baştanbaşa, başından sonuna kadar.
    I know that subject from beginning to end.
    to make a beginning: başlatmak, başlangıç yapmak.
  3. Noun başlama, zuhur.
  4. Noun köken, menşe, asıl.
    the beginning of science: ilmin mebdei.
    the beginnings of life: hayatın
    kökeni/menşei/ilk başlangıcı.
  5. Noun esas, temel.
    The misunderstanding was the beginning of their quarrel: Kavgalarının esası yanlış anlamadan ibaretti.
başlangıçtan itibaren
ta başlangıçtan beri
önceden
başlangıçta
bidayette
küçük başlangıç
itibaren
başlangıç stoku
başlangıç yatırımı
başlangıç işi
ay başı Noun
teyp (şerit) başlangıcı
şerit başlangıçı
sonun başlangıçı
sonun başlangıcı
dönem başlangıcı
sömestr başlangıcı
dönem başlangıçı
hafta başı Noun
başlangıç noktası Noun
yeni başlayan öğrenci
kapışma
başlangıç ücreti
Nisan başında Adverb, Physics
'nın tepesinde (dibinde , yayında , başlangıcında , sonunda , önünde , arkasında , ayak dibinde
baştan aşağı Adverb
baştan sona
...'in başında 1980'lerin başında... Adverb
mahkemede delil olarak kullanılamaz Sentence, Law